Çarşamba, Ekim 11, 2006

Benim en sevdiğim sebzeye nihayet kavuştum biraz gizem katmak istedim, kaç haftadır pazarda yaprakları turşu için satılıyordu şimdi canım köklerine kavuştum. Bir sebze bu kadar mı lezzetli olur bu kadar yoğun koku tat olur mu bilmiyorum. Ayrıca yaprakları ayrı, sapları ayrı, kökü ayrı şekillerde kullanılıyor yani hiç bir parçasını ziyan etmiyoruz. Yaprakları turşuya, salatalara, çorbalara veya çiğ olarak ekmeğin içine koyup yiyebilirsiniz, saplarını sakın atmayın çorbalara muhteşem tat veriyor. Bütün sebzeleri seviyorum ama bu başka zeytinyağlısı, etlisi,salatası, çorbası,böreği ve başka yemeklere garnitür olarak böyle lezzetli başka sebze var mı bilmiyorum. Çok merak ettiğinizi biliyorum hatta adını yazdığım da bu sebzeyi sevmeyenler hemen bundan bahsediyorsun fazla abartmışsın bile diyebilirler ama sevenler bana fazlası ile katılacaklardır. Hatta bu sebze ile ilgili benim kızım bana onu bu dünya da tanıtmak ve ona gerçek değerini buludurmak için geldiğimi söylüyor. Bu sebze ile ilgili onu sevenler derneği oluşturmayı bile düşündüm. İşte bu güzel sebze "KEREVİZ" Pişirdikçe kerevizle ilgili tarifler yazacağım bu nedenle pazar veya market gittiğinizde az da olsa kereviz almayı unutmayın. Akşam salata yaptığınızda üstüne üç parça kereviz yaprağı ekleyin evdekilere bir şey söylemeyin bakalım nasıl tepkiler alacaksınız.



Akşam kereviz ve de yapraklar kavuşmuşken tabi hemen bir sebze çorbası yaptım bol kerevizli kesinlikle her öğün yenilebilecek çok güzel bir çorba.

Sebze çorbası

2 adet havuç
1 adet kereviz yaprakları ve sapları dahil
1 adet patates
2 adet kabak
1 soğan
1 yk zeyinyağı
dereotu, maydanoz, karabiber
1 fincan bulgur
2 diş sarmısak

Bütün sebzelerin doğrama şekli size kalmış, ben ince çubuk şeklinde doğradım, bu size zor geliyorsa küçük küpler halinde doğrayın. Tencereyi ocağa koyun, küp şeklinde doğranmış soğanları ve iki diş sarmısağı ekleyin iki dakika karıştırın , doğramış olduğunuz sebzeleri sıra ile önce havuçları,kerevizler,kabaklar ve patatesleri tencereye ekleyip 5 dakika soteleyin. Yani sebzelerin kokuları çıksın. Kaynamış 3 bardak sıcak suyu tencereye ekleyin.Kaynamaya başladıktan sonra tuz ve baharatları koyun. 5 dakika kaynadıktan sonra 1 fincan bulgur,şehriye ekleyebilirsiniz. Dereotunu ve ince doğranmış kereviz saplarınıda tencereye koyduktan sonra bir taşım daha kaynatın. Çok lezzetli ve renkli çorbanız hazır, havalarda serinledi sıcak sıcak afiyet olsun. Bu arada servis sırasında üstüne kereviz yaprakları ayırmayı unutmayın.

Geçen günlerde sütlü kek tarifi yazmıştım. Şimdi onun içindeki şekeri azaltıp yerine dut pekmezi ile yaptım çok güzel oldu sizlerde deneyin. Benim pekmezimi annem yaptı çok güzel eğer isteyen olursa temin edebilirim.


Pekmezli kek

1 adet yumurta
1,5 su bardağı süt
3 su bardağı un
Yarım bardaktan az zeytinyağı
1 su bardağı pekmez
1/2 bardak şeker
kabartma tozu, fanilya
evde elma veya armut varsa 1 adet dilimlenmiş meyva

Şeker ve yumurta iyice çırpıldıktan sonra pekmezi ekleyin iyice çırpın, süt,un,kabartma tozu ve vanilyayı ekledikten sonra iyice çırpın yağlanmış kek kalıbına dökün, üstüne keyfe keder elma dilimleri veya armut dilimleri dizin. 150 derece az ısıtılmış bir fırında pişirin. Rengi çok güzel ,kabarmış çok şık kekiniz hazır afiyet olsun. Kekin üstüne koyduğunuz elma dilimlerinden korkmayın kekin kabarması ile kekinize çok şık görüntü verecektir.

Pazar, Ekim 08, 2006

Ben 1987 yılında çalışma hayatına başladım, çalışmaya ilk başladığım günlerde neyi nasıl yetiştireceğimi bilmiyordum, her gün başka bir yol deniyordum. İşten eve giderken -ev ile iş yürüme mesafesindeydi- bir kaç denemeden sonra en kısa ve benim ihtiyaçlarımı alacağım yolu buldum. İlk günler akşam yemek yetiştiremeyeceğimi düşünüp hafta sonundan hazırlık yaptım, sonraki günler ve aylar içinde baktım ki artık hafta sonu telaşına düşümüyordum çünkü iş hayatı ve ev hayatı çocuklar kendi içimizde disipline olmuştuk herşeye zaman bulmayı öğrenmiştik. Tabii bütün bunlar zamanla ve denemelerle oluyordu.
Bu gün çok sevdiğim bizim evin üçüncü kızı Safişim iftara gelecek dünde zeytinyağlıları hazırladım ama bugün geri kalan yemekleri pişirdim. Yemekleri hazırlarken geçen yılların ve dört yıllık cafe tecrübesinin bana neler öğrettiğini bir defa daha gördüm. Bu yüzden size bunları yazmak istedim. Yemek yapmak bazıları için zor bunu anladım gerçekten yemek yapmak isteyenler için bir iki önerim var. Öncellikle ne pişireceklerse hepsini ayıklayıp yıkayıp kenar koysunlar, sonra sırası ile pişirmek istedikleri her malzemeyi hazırlayıp tencereye ekledikleri an yemekler hazır olmaya başlayacaktır, sıralama önemli, düzenli olmak önemli , düzenli olunca etraf dağılmayacak,her kirlenen kabınızı yıkarsanız yemek işiniz bittiğinde mutfağınız tertemiz olacaktır.

Bu arada akşam ki menü bol sebzeli mercimek çorbası, Şafişim Karadeniz Ereğlili o yüzden barbunyalı kara lahana, mısır ekmeği, patlıcanlı kiş, zeytinyağlı yaprak sarma, taze fasulye,fırın makarna biraz salata yaparız tam olur. Tatlı için bir şey düşünmedim elmalı bir kek yaparım çaylık

Barbunyalı Karalahana

1 bardak akşamdan ıslatılmış barbunya
2 demet kara lahana
2 soğan
4 diş sarmısak
1fincan bulgur

Akşamdan ıslatmış olduğunuz barbunyayı haşlayın.Ayrı bir tencerede karalahanaları doğrayın bol su ile yıkayın iyice haşlayın. Barbunya ve lahana haşlandıktan sonra süzün. Tencere ocağa koyun kuşbaşı doğranmış soğanları ve sarmısakları iki yemek kaşığı zeytinyağında kavurun soğanlar öldükten sonra süzüp elinizde sıktığınız lahanaları ekleyin,lahanların kendi sularını verip çekene kadar kavurun böyle hafifce evde lahana kokusu duyulsun. 2 bardak kaynamış su ekleyin kaynamaya başlayınca haşlanmış barbunyaları tencereye koyun,tuz, karabiber,kırmızıbiber ekleyin ,ocağın altını kısın.20 dk sonra bulguru tencereye ekleyin. Tencerenin altını kısın yavaşça pişmesi için, eğer suyunu çekerse sıcak su ekleyebilirsiniz.